Uluslararası piyasalarda altının kilogram fiyatı ile Türkiye fiyatı arasında eylül ayında 12 bin dolara kadar çıkan rekor fark, geçen hafta itibarıyla 1.500 dolara kadar gerilese de mücevherat sektöründe yarattığı ağır tahribat devam ediyor. 2023’ten bu yana süren bu anormal makas, hem kaçak altın girişlerini ve DİR suiistimallerini patlatırken hem de Türkiye’nin 40 yıllık mücevher ihracatı birikimini hızla eritti.
Fiyat farkı yüzünden ham maddeye erişemeyen yüzlerce firma üretimi kısmak zorunda kaldı; iç piyasada atölyeler kapanırken birçok üretici Dubai ve Mısır başta olmak üzere yurtdışına taşınmaya başladı. Sektör temsilcileri, “Kota kalkmazsa mücevher ihracatında 40 yıllık kazanım silinir, kaçakçılık daha da büyür” uyarısını yineledi.
Kota Altın Piyasasını Tarihî Krize Soktu
2023 Ağustos’unda altın ithalatına getirilen aylık 12 tonluk kota, kısa sürede iç piyasada arz daralmasına yol açtı. Türkiye’nin yıllık yaklaşık 300 ton altın ihtiyacına karşılık, kota nedeniyle 150 tonluk fiilî bir açık oluştu.
Bu açığın kaçak yollarla kapatılmaya çalışılması piyasayı altüst etti. Altın ithalatında imtiyazlı görünen 10–15 firmanın dışındaki KOBİ’ler ise ham maddeye erişemez hâle geldi.
Sektör kaynaklarına göre:
-
2023 öncesi 10–20 dolar seviyesinde olan fiyat farkı,
-
Kota sonrası 1.500 dolar,
-
Yerel seçim döneminde 5.500 dolar,
-
Eylül 2024’te ise 12.000 dolar seviyesini gördü.
Kasım sonunda fark 3.500 dolara geriledi; geçen hafta ise Merkez Bankası’nın maden ocaklarından altın alımını durdurması ve iç talebin düşmesiyle makas 1.500 dolara kadar indi. Ancak sektöre göre “kısmi düşüş”, yaşanan iş kaybını ve yıkımı telafi etmiyor.
Sektörde Üretim Zinciri Kırıldı: Atölyeler Kapandı, 15 Bin Kişi İşsiz Kaldı
Kuyumcukent ve sektörel merkezlerde doluluk oranı tarihî dip seviyelere düştü. Bir zamanlar yüksek hava parasıyla kiralanan dükkânlar bugün aidatını ödeyen herkese ücretsiz verilir hâle geldi.
-
200’den fazla firma üretimini yurtdışına taşıdı.
-
Son iki yılda 15 bin kişi işsiz kaldı.
-
50 ve 100 gramlık altınlarda ciddi arz sıkıntısı oluştu; siparişler 3–5 günde karşılanıyor.
-
Firmalar üretimi küçültmeye veya tamamen durdurmaya başladı.
Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, İstanbul Altın Rafinerisi’nin üretim dışı kalmasının da zinciri kırdığını belirterek, “Gram altın bulunsa da üretim için gerekli bütünleme yapılamıyor” dedi.
Kaçak Altın ve DİR Suiistimalleri Rekor Kırdı
Kota sonrası oluşan yüksek fiyat farkı, kaçak altın girişlerini keskin biçimde artırdı.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre:
-
2015–2024 döneminde toplam 4,8 milyar TL değerinde kaçak altın yakalanırken,
-
Yalnızca 2024’ün ilk 10 ayında 27 milyar TL değerinde kaçak altın ele geçirildi.
Dahilde İşleme Rejimi (DİR), kota dışında tutulması nedeniyle en fazla suiistimal edilen alan hâline geldi. Bazı firmaların İtalya’dan mamul getirip eriterek külçe altın üretmesi gibi yöntemlerle fiyat farkından faydalandığı ifade ediliyor.
İhracatta Kırılma: Miktar Çöktü, Gelir Artışı Fiyat Enflasyonundan
Mücevher ihracatı miktar olarak keskin daralma yaşadı:
| Dönem | İhracat Miktarı (kg) | Gelir |
|---|---|---|
| 2023 Ocak–Eylül | 9.957 kg | 5,4 milyar $ |
| 2024 Ocak–Eylül | 5.838 kg | 6,1 milyar $ |
Gelirdeki artışın tamamen uluslararası altın fiyatlarındaki yükselişten kaynaklandığı belirtiliyor. Kilogram bazında ihracat %41,4 düştü, bu da Türkiye’nin dış pazarlardaki görünürlüğünü hızla zayıflattı.
İTO Kuyumculuk Komitesi: “Kota 40 Yıllık Pazarlarımızı Yok Etti”
İTO Kuyumculuk Meslek Komitesi Başkanı Ercan Özboyacı, sektörün taleplerini şöyle özetledi:
-
“Altın kotası, Türk üreticisini uluslararası rekabetin dışına itti.”
-
“40 yılda kurduğumuz ihracat pazarlarını birkaç yılda kaybettik.”
-
“Ekonomik dengeler düzeliyor, cari açık baskısı azaldı. Artık bu tedbirden vazgeçilmeli.”
-
“Kota kalkmadıkça kaçakçılık ve fırsatçılık da devam edecek.”
Özboyacı, yoğun fırsatçılık döneminin sektöre itibar kaybettirdiğini belirterek, “Bu iş bizim baba mesleğimiz; sektöre sonradan girip büyük rantlar elde edenlerin yarattığı imajdan rahatsızız” dedi.
Kapalıçarşı’da Gergin Bekleyiş: “Herkes Diken Üstünde”
Kapalıçarşı esnafı, son dönemde artan MASAK ve maliye denetimleri nedeniyle piyasanın neredeyse durduğunu aktarıyor.
Bir kuyumcu esnafı şunları söyledi:
-
“Maliye sabahtan akşama kadar dükkânlarda oturuyor.”
-
“Bankalara, gelen paranın kaynağını sorgulama talimatı verildi.”
-
“Son gözaltılardan sonra herkes ‘yarın bana da gelirler mi’ diye endişeli.”
-
“Sistem bazı şubelerde çok sıkı, bazılarında gevşek; çifte standart oluşuyor.”
Sonuç: Sektör Alarmda, Çözüm İçin Kritik Eşik
Altın kotası, Türkiye altın piyasasını hem ekonomik hem de yapısal bir krize soktu. Fiyat farkının geçici gerilemesi sektördeki tahribatı durdurmaya yetmedi.
Sektörün ortak görüşü net:
“Kota kaldırılmadıkça üretim ve ihracat ayağa kalkmaz; kaçakçılık daha da büyür.”